LAZER EPİLASYON KONYA

Lazer Epilasyon Konya

Lazer Epilasyon Nedir?

Lazer epilasyon; dalga boyu belli bazı ışık kaynaklarının etkisi ile istenmeyen tüylerin kökünü ve çekirdek hücresini tahrip ederek yok edilmesi işlemidir. Lazer epilasyon işleminde temel amaç; tüyün değil, kıl kökününün yok edilmesidir. Lazer ışınlarının kıl köküne doğru bir şekilde uygulanmasıyla tüyün gelişim evlerini sağlayan kök hücrenin fonksiyonu kasıtlı olarak bozularak tüyün tekrar cilt yüzeyinde belirmesi engellenir. Lazer epilasyon, diğer epilasyon çeşitlerine göre kalıcı ve sağlıklı olduğundan tercih sebebi olmaktadır. Kadın ya da erkek fark etmeksizin istenmeyen tüylerin kalıcı olarak yok edilmesini sağlayan lazer epilasyon, klasik yöntemlere kıyasla ağrısız ve acısızdır. Yaklaşık yirmi yıl kadar deneysel olarak gerçekleştirilen lazer epilasyon, 1990’lı yılların ortalarında piyasaya çıkmıştır. 1998 yılında Massachusetts General Hospital’da görev yapan bir grup doktor tarafından hazırlanan makale, lazer epilasyonu açıklamak adına yayınlanan ilk makaledir. Dermatoloji literatüründe lazer epilasyonun güvenliği, etkinliği ve yöntemleri hakkında yayınlanmış birçok makale bulunmaktadır.

Lazer Epilasyon Tarihçesi

Eski çağlardan günümüze kadar, kadın ve erkek farketmeksizin istenmeyen vücut tüylerinden kurtulma yönünde güçlü bir istek duyulmaktadır. Eski Mısırlılar zamanında istenmeyen kılların vücuttan çıkarılması amacıyla deniz kabuklarından yapılmış cımbızlar kullanılmaktaydı. Eski çağlarda tüysüzlük, yüksek sosyal konum ve zenginlik anlamına gelmekteydi. Günümüzün en popüler geçici tüylerden arınma seçenekleri arasında, ağda, iple alma, tıraş, tüy dökücüler gibi yöntemler kullanılmaktadır. İstenmeyen tüylerden kalıcı olarak kurtulma seçenekleri arasında, elektroliz epilasyon yani iğneli epilasyon ve kılları kalıcı olarak azaltabilen lazer epilasyon yer almaktadır.

İlk lazer, 7 Temmuz 1960’da Amerikalı fizikçi Theodore H. Maiman tarafından icat edilmiştir. Bu lazer teknolojisi geliştirildikten sonra, ilerlemesi uzun sürmemiştir ve Ruby lazerine dayanan epilasyon cihazları geliştirilmeye başlanmıştır.

1960’lı yıllarda, istenmeyen kılın yok edilmesi ve diğer tıbbi amaçlar için cilt yüzeyinde lazer kullanımı ilk kez araştırılılmıştır. Göz hastalıklarının tedavisinde kullanılan Argon lazerleri ilk epilasyon yöntemi olarak test edilmiştir. Dr. Leon Goldman gibi bazı araştırmacılar ve bazı doktorlar, lazer epilasyon uygulamalarının tüylerin yok edilmesinde ve medikal uygulamalarda kullanılmasında öncülük etmişlerdir.

1960’lı yıllardan 1990’lı yıllara kadar, uzmanlar tarafından bugün kullanılan ileri teknoloji lazeri geliştirmek adına kapsamlı araştırmalar yapılmıştır. Enerji dalga boyları, darbe süreleri ve yoğunluk seviyeleri büyük bir incelikle dikkatlice araştırılarak rafine edilmiştir. Yapılan bu araştırmalar seyesinde lazerin yan etkileri minimize edilmiştir ve etkinliği artmıştır.

Dermatologlar ve araştırmacılar tarafından etkinlik ve güvenlik faktörleri test edilmeden önce, epilasyon hizmeti verenlerler tarafından lazer ışığı geliştirilmeye ve kullanılmaya başlanmıştır. Kullanılan bu ilk cihazlar verimsiz ve yavaş olarak tanımlanabilmektedir. Aynı anda sadece birkaç kıl kökünü hedef alabilen bu cihazlar, epilasyon işlemini uzun ve sıkıcı bir hale getirmiştir. Bu cihazlar ile kılların büyümesi en aza indirgenmiştir ancak bunu yaparken aynı zamanda da ciltte ciddi yanıklar ve deformasyonlara sebep olmuştur.

İlk Alexandrite Lazer, 1970’li yıllarda geliştirilerek ortaya çıkmıştır. Bu lazerler, ilk lazerlere kıyasla daha güvenli olmasına rağmen, kıl folikülünü yok etmek için yeterli ısıyı sağlayamadığından olarak kalıcı sonuçların elde edilmesinin yıllarca süreceği fark edilmiştir.

1964 yılında YAG Lazer ortaya çıkmıştır. FDA tarafından onay almadan piyasaya sürülen bu YAG Lazer cihazlarının tehlikeli olması nedeniyle çok geçmeden Birleşik Devletler Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından müdahale edilmiştir.

1975 yılında Harvard Üniversitesinde görev alan dermatolog Dr. Thomas B Fitzpatrick, insanın ten rengi için sınıflandırmalar yapan Fitzpatrick fototipleme ölçeğini oluşturmuştur. Bu ölçek, lazer tedavisi için uygun adayları belirlemek amacıyla günümüzde de halen kullanılmaktadır. bu ölçeğin doğtultusunda lazer epilasyonun her cilt tonuna uygun olmadığı belirlenmiştir. Çok koyu tonlara sahip kişilerde, lazerin renk hedefli olmasından ötürü ciddi yanıklar oluşturduğu gözlemlenmiştir.

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü mezunu olan Dr. R. Rox Anderson, kıl köklerinin içindeki bazal kök hücrelere kısmen zarar verecek bir lazerle spesifik bir kromoforu yani kıla rengini veren melanin pigmentini seçici olarak hedeflemenin mümkün olduğunu keşfetmiştir. Dr. R. Rox Anderson tarafından bu yöntemin başarılı olduğu kanıtlanmıştır ve ilk olarak 1996 yılında uygulanmıştır. 1997 yılında Birleşik Devletler Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) bu epilasyon yöntemine onay vermiştir. Bu lazer epilasyon teknolojisinin araştırılmaya devam edilmesiyle, daha etkili ve verimli hale gelerek kılın uzun süre boyunca ortadan kaldırılmasında yaygın bir yöntem olmuştur.

Şu anda piyasada ;

  • Ruby Lazer
  • Nd YAG Lazer
  • Alexandrite Lazer
  • Diode Lazer
  • IPL (Intense Pulsed Light) Lazer olmak üzere beş çeşit lazer epilasyon sistemi bulunmaktadır.

2008 yılında ilk ev lazer epilasyon sistemi olan Tria Laser 4x, Birleşik Devletler Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından onaylanmıştır. Tria Lazer, profesyonel kliniklerde kullanılan Diode Lazer teknolojisinin kullanılmasıyla tüketicilerin kendi evlerinin konforunda uzun süre kalıcı olarak istenmeyen tüylerinden kurtulmalarını sağlamayı amaçlamaktadır.

Tria Lazer sonrasında, piyasaya çıkan evde kullanım kolaylığı sağlayan lazer epilasyon cihazlarının çoğu, uzun süre kalıcı epilasyona uygunluk sağladığından FDA tarafından onaylanmıştır. Piyasada bulunan evde kullanıma uygun lazer epilasyon cihazlarının çoğunluğu IPL Lazer sistemine dayanırken, Tria Diode Lazer teknolojisini kullanan tek cihaz olarak tanınmaktadır.

Ruby Lazer Nedir?

Ruby Lazer bir diğer adıyla yakut lazer, 694 Nm dalga boyuna sahip, koyu kırmızı renkte gözle gürebilir bir ışık üreten, bilinen en eski epilasyon lazeridir. Sentetik bir yakut kristali kullanan bu lazer, bir katı hal lazeridir. 16 Mayıs 1960'ta Hughes Araştırma Laboratuvarlarında Theodore H. Maiman tarafından geliştirilen yakut lazer, çalışan ilk lazer cihazıdır.

Ruby Lazer, diğer lazer epilasyon cihazlarına kıyasla, her atışta çok daha küçük alan taraması yapar. Ruby Lazer, Fitzpatrick cilt tipleri sınıflandırması arasında sadece tip 1 ve tip 2 için uygundur. Bunun nedeni, deriye kısıtlı nüfuz edebilmesi ve 694 Nm dalga boyunun melanin pigmenti tarafından aşırı emilen bir dalga boyu olmasıdır. Ruby Lazer ile açık tenli, ince ve açık renkli kıllara sahip kişilerde etkili sonuç alınırken, koyu cilt rengi ve bronz tende bulunan yoğun melanin bu dalga boyunu emerek aşırı ısınır ve yüksek yanık ve leke oluşma riskini meydana getirir. Daha sonra geliştirilen uzun dalga boyuna sahip Ruby Lazer, koyu renkli kıllarda çok etkili olsa da, cihazın yavaş olması, çabuk ısınması ve hala pigmentasyon ve yanık riski nedeniyle yeterli akımın verilememesi gibi nedenlerle cihazın kullanımını kısıtlamaktadır. Bu nedenle koyu cilt tiplerine sahip kişiler için uygun değildir. Ruby Lazer, beraberinde getirdiği riskler ve cihazın yavaş olması nedeniyle günümüzde büyük ölçüde vazgeçilmiş bir lazerdir.

ND YAG Lazer Nedir?

Nd Yag Lazer; koyu renk cilt tipine sahip kişiler veya kıl rengi ile cilt rengi birbirine yakın olan kişiler için istenmeyen tüylerin yok edilmesi amacıyla tasarlanan, 1064 Nm dalga boyutuna sahip bir lazer cihazıdır. Nd:YAG Lazer cihazının en önemli özelliği, Alexandrite Lazer ve Diode Lazer cihazlarına kıyasla daha az melanin emilimine sahip olmasıdır. Bu özelliği sayesinde uzman kişiler tarafından doğru kullanımı ile koyu renkteki cilt tipine sahip kişilerde yanık ve pigmentasyon oluşturma riski yok denebilecek kadar azdır. Kıl kökünde bulunan melanin pigmentine nüfuz eder ve kıl kökünde ısı enerjisine dönüşür. Bu ısı enerjisi sayesinde kıl kökünde tahribat oluşturur.

Koyu ten rengine, koyu renkli tüy köküne sahip kişilerde etkili sonuçlar alındığı gibi, bronzlaşma sonucu cilt rengi koyulaşmış kişilerde de etkili ve risksiz bir lazer yöntemidir. Genital bölge ve koltuk altı dahil vücudun tüm bölgelerinde rahatlıkla uygulanabilir. Özellikle yüz bölgesindeki tüylere yapılan uygulamarda oldukça etkili sonuçlar alınmaktadır. 1064 Nm gibi yüksek bir dalga boyuna sahip olduğundan cildin daha derin noktalarına ulaşma imkanı sağlar. Bu özelliği sayesinde ve hemoglobin proteinine tutunabilmesi sayesinde kılcal damar problemlerinin ve varis sorunlarının tedavisinde de tercih edilmektedir. Ayrıca cildin daha derin noktalarına ulaşabildiğinden derinlerde bulunan kıl köklerinin tahribatında da oldukça etkilidir. Bu özelliği ile kıl dönmesi veya kıl batması olarak adlandırılan folikülit tedavisinde de kullanılabilmektedir.

Ancak bu yüksek dalga boyuyla cildin daha derin tabakalarına etki edebilme özelliği nedeniyle diğer lazer epilasyon cihazlarına kıyasla daha acılı olabilmektedir. Bu lazer epilasyon uygulamasından sonraki birkaç gün ciltte kabarıklık, kızarma, su toplama gibi riskler oluşabileceği göz önünde bulundurulmalıdır.

Alexandrite Lazer Nedir?

Alexandrite Lazer, yakında ve etrafında bulunan dokulara zarar vermeden uygulanabilen 755 Nm dalga boyuna sahip bir lazerdir. Büyük bir başlığa sahip olduğundan geniş bölgelere etki eder ve seanslar çok uzun süreli olmaz. Çok koyu olmayan ten rengine ve koyu renk kıllara sahip kişilerde etkilidir. Yüksek soğutucu sistemi sayesinde hissedilen acı, en aza indirgenmiş olur ve bu özelliği sayesinde oldukça tercih edilmektedir. Alexandrite Lazerin çoğunlukla tercih edilmesinin bir sebebi de işlem esnasında kılların yanmasından dolayı uygulama yapılan alandaki kılların anında temizlenmesidir. Bu işlem sonrası kılsızlık durumu, lazer epilasyonu tercih eden birçok kişi tarafından beğenilmektedir. Alexandrite Lazer tarafından kıllara rengini veren melaninin emiliminin fazla olmasından dolayı çoğunlukla açık ten rengine sahip kişilerde tercih edilmektedir.

Alexandrite lazer, günümüzdeki lazer teknolojilerinin arasında teknolojinin ulaştığı son noktada yer almaktadır. Diğer lazer teknolojilerinde bulunan tüm özelliklere sahip olmasının yanı sıra çalışma hızı açısından, kullanılan cihazın özelliklerine göre değişmekle beraber diğer lazer sistemlerinden daha hızlı çalışmaktadır. Bu özelliği sayesinde sırt epilasyonu 30-40 dakika, bacak epilasyonu 30-35 dakika gibi çok kısa sürelerde seanslar tamamlanabilmektedir. Alexandrite lazerin en önemli özelliklerinden biri, kalıcı ve uzun dönemli epilasyon sağlamasıdır. Bu tür tıbbi uygulamalarda kesin garanti bir sonuç, gerçekçi bir bilgi değildir. Kişinin genetiğine, hormonal yapısına, kılların rengine ve kılların yapısına göre lazer epilasyon sonuçları değişiklik göstermektedir. Bu bilgiler göz önünde bulundurularak kıllarda tekrar büyüme gerçekleşse bile gelişen kıllar zayıf, açık renge sahip kozmetik önemi az tüyler şeklindedir. Cilde teması bulunmayan bu lazer epilasyon yönteminde, ağda gibi bazı depilasyon yöntemlerinde görülebilen bulaşıcı hastalık ve cilt enfeksiyonu riski yoktur. Diğer lazerler epilasyon sistemlerinden farklı olarak Alexandrite lazer sisteminin atış esnasında sağladığı enerji, atış süresinin uzunluğuna bağlı değildir. Lazer epilasyonda kıl kökündeki istenilen etkiyi sağlayan kılın tuttuğu enerjidir. Kalın ve siyah renkteki kıllar daha düşük lazer enerjisiyle yeterli olan enerjiyi emdiğinden istenilen sonuç alınırken, ince kıllara kısa süre içerisinde, daha yüksek miktarda enerji verilmesi ile sonuç alınabilmektedir. Birçok lazer epilasyon cihazı gerekli olan bu tekrarlanması gereken yüksek enerjili ve kısa süreli lazer atışlarını yapabilecek güce sahip değildir. Alexandrite lazer ile bu gerekli yüksek enerjili ve kısa süreli atışlar tekrarlanabildiğinden ince kıllar için de etkili olmaktadır.

Alexandrite lazer sisteminde güçlü bir soğutma sistemi bulunmaktadır. Bu soğutma sisteminde basınçlı soğuk bir gaz, lazer atışı yapılan cilt bölgesini soğutarak işlem esnasında acı duyulmamasını sağlamaktadır. Acı duyulmamasının rahatlığıyla uygulanan yüksek enerjiyle kıl kökleri yakılarak en etkili sonucun alınmasını sağlanır. Bu soğutma sistemi, en etkili sonusun önemli bir parçasıdır.

Alexandrite lazer sistemi, bazen ikinci bir lazer sistemi olan Diode lazer ve Nd YAG lazer ile birlikte kombine olarak kullanılmaktadır. Diode lazer ve Nd YAG lazerler tüm işlemlerde tercih edilmese de daha etkili olduğu bazı yerler ve bazı durumlarda tercih edilmektedir. Alexandrite lazer 755 Nm dalga boyuna sahipken, Diode lazer 810 Nm dalga boyuna, Nd YAG lazer ise 1064 Nm dalga boyuna sahiptir. Bu farklı dalga boyları, faklı derinliklerdeki kıl köklerinine ulaşma imkanı sağlamaktadır. Örneğin koyu ten rengine sahip kişilerde ince yüz tüyleri olması gibi bazı özel durumlarda Diode lazer, çok daha etkili olmaktadır. En verimli ve doğru sonuca ulaşabilmek için farklı dalga boylarındaki lazerlerin kombine olarak kullanılması gerekebilmektedir. Kişiye uygun lazerin karar verilmesi amacıyla kişinin cilt tipinin ve kıl tipinin görerek değerlendirilmesi ve gerekirse kombine tedaviler uygulanması en doğrusudur.

Diode Lazer Nedir?

Diode Lazer epilasyon bilinen bir diğer adıyla Diyot Ütüleme Lazer, 810 Nm dalga boyuna sahip, Alexandrite lazer epilasyondan sonra dünyada en çok kullanılan lazer sistemidir. Diode lazer, koyu renkli ciltlere sahip kişilere ve açık renkli tüylerde sahip kişilere rahatlıkla uygulanmaktadır. Alexandrite lazer epilasyon cihazının göremediği açık renkli tüylerde 810 Nm dalga boyuna sahip Diode ütüleme lazer epilasyon cihazı tercih edilmektedir. Koyu renkli kıllarda ilk tercih Alexandrite lazer epilasyon cihazıdır. Diode lazer epilasyon, istenmeyen tüylerin en aza indirgenmesi amacıyla tercih edilen bu sistem, diğer lazer yöntemlerine kıyasla daha uzun ışınlara sahiptir. Diode lazerin dalga boyuna bakıldığında 810 Nm dalga boyuna sahip olduğu görülür. Bu dalga boyu sayesinde, diğer lazer epilasyon sistemlerine oranla daha derinlere etki edebilmektedir. Bu dalga boyunun ciltte daha derine inebilmesi, küçük kıllar için bile oldukça etkili olmasını sağlamaktadır. Dalga boyunun uzun olması sayesinde koyu ten rengine sahip kişiler de dahil olmak üzere, oldukça etkili ve verimli sonuçlar alınmaktadır. Diode lazer epilasyon sisteminin en büyük avantajlarından birisi, bütün vücut bölgelerine rahatlıkla uygulama yapılabilmesidir. Kişinin ten rengi ne olursa olsun, yüz bölgesi, omuz bölgesi, boyun bölgesi, kol bölgesi, koltuk altı bölgesi, bel ve göbek bölgesi, genital bölge ve bacaklara işlem yapılabilmektedir. Diode lazer epilasyon cihazı ile jel kullanılarak uygulama yapılmaktadır. Diode lazer başlığı ve cildin arasına sürülen jel, başlığın hareketlerinin kolaylaşmasını sağlar. Diode lazer epilasyon cihazının kare şeklinde olan başlığı direkt cilde temas eder ve cilt üzerinde hareket ettirilerek lazer epilasyona ihtiyaç duyulan her bölgeye işlem yapılır. Diode ütüleme lazer epilasyon özellikle açık renkli tüylerde ve koyu ten rengine sahip kişilerde güvenli ve etkili bir lazer epilasyon sistemidir.

IPL (Intense Pulsed Light) Lazer Sistemi Midir? IPL Epilasyon Hangi Durumlarda Tercih Edilebilir?

Yoğunlaştırılmış Işık Atımı (Intense Pulsed Light) kelimelerinin kısaltılmasıyla bilinen adıyla IPL, aslında tam anlamıyla bir lazer sistemi değildir. Lazer sistemlerinden farklı olarak IPL epilasyon cihazları, lazer sistemlerinin aksine tek bir dalga boyunda ışık göndermeyip doğrusal olarak yayılmadan, 400-1200 Nm aralığındaki farklı dalga boylarında olan ışığı etrafa dağıtarak atış yapar.

IPL epilasyon sistemleri, FDA onaylı lazer sistemlerine kıyasla daha düşük başarı ve kalıcılık oranına sahiptir. Alexandrite lazer sistemlerine, Nd:YAG lazer sistemlerine ve Diyot lazer sistemlerine oranla kalıcılık süresi daha düşüktür. IPL genellikle lazer cihazlarının çok etkili olmadığı istenmeyen çok ince tüy ve kılları ortadan kaldırmak amacıyla lazer sistemleriyle birlikte tamamlayıcı bir epilasyon yöntemi olarak tercih edilmektedir.

IPL cihazı, farklı dalga boyları ve farklı parametreler kullanılabilmesi özelliğiyle akne tedavisi, leke tedavisi, kılcal damar tedavisi, çatlak tedavisi, cilt yenileme, ince çizgilerin giderilmesi gibi birçok dermatolojik problemin tedavisinde tercih edilebilmektedir.

IPL lazer sistemi, epilasyon ve birçok dermatolojik sorunun tedavisinde kullanılan tıbbi bir cihazdır ve alanında uzman hekimler tarafından kullanılması gerekmektedir. Doktor olmayan ve tecrübesiz kişiler tarafından yapılan IPL uygulaması sonucunda geri dönüşü çok zor olan sorunlar ortaya çıkabilmektedir.

Epilasyon ve Depilasyon Arasındaki Fark Nedir?

Depilasyon ve epilasyon uygulamalarıyla ilgili en çok merak edilen epilasyon ve depilasyon arasındaki fark, her iki yöntemin uygulanması sonucunda ortaya çıkan farklılıklardır. Öncelikle her iki yöntem de istenmeyen tüylerden ve kıllardan arınmak amacıyla gerçekleştirilmektedir. Günümüzde kadın ve erkek farketmeksizin istenmeyen tüylerin varlığı, estetik kaygıların ortaya çıkmasına yol açmaktadır. İstenmeyen tüylerinden ve kıllardan kurtulmak amacıyla uygulanan pek çok tekniği kapsayan depilasyon yöntemleri, kısa sürede kesin sonuçlar alınmasından dolayı yaygın olarak tercih edilen yöntemlerdir. Tek bir seans ile gerçekleştirilen depilasyon yöntemleri, vücudun farklı bölgeleri için özel olarak kullanılan çeşitli araçlar ve tekniklerle yapılmaktadır. Klasik tüy alma yöntemi olan depilasyon tekniğinde çoğunlukla ağda, tıraş, iple alma, epilatör cihazı ve tüy dökücü kremler tercih edilmektedir. Epilasyon uygulamalarından farklı olarak depilasyon tekniğinde, acil durumlarda veya kısa süre içerisinde tüylerden kurtulmak istenmesi halinde kısa süreli geçici sonuçlar alınmaktadır. Depilasyon uygulamaları kısa süreli geçici ve hızlı bir şekilde kıllardan arındırılmış bir cilde sahip olunmasını sağlarken, epilasyon uygulamaları, uzun vadeli kalıcı çözümler sunmaktadır.

Lazer Epilasyon Kaç Seans Uygulanır?

Lazer epilasyon uygulamaları, kişiden kişiye değişiklik göstermekle beraber genel olarak ortalama 6-8 seans arasında yapılmaktadır. Kişiden kişiye farklılık göstermesinin sebepleri arasında, genetik faktörler, kişinin hormonal yapısı, kişinin yaşı, lazer epilasyonun uygulanacağı bölge, kılların yoğunluğu, kılların yapısı ve kıl rengi başlıca sebeplerdendir. Ayrıca kullanılacak olan lazer epilasyon sistemi, seans sayısını doğrudan etkilemektedir. Lazer epilasyon öncesi gözle yapılan muayene ile işlem bölgesindeki kılların durumu değerlendirilerek seansların sayısının ve seans aralıklarının belirlenmesi, en sağlıklı sonucun alınmasını sağlamaktadır.

Lazer Epilasyon Neden Tek Seans Değildir?

Kıl köklerini tahrip ederek yeniden oluşumunu engelleyen lazer epilasyonun tek seansta etkili olamamasının sebebi; vücutta bulunan tüm kılların aynı anda aynı büyüme evresinde olmamasıdır.

Lazer epilasyon işlemi esnasında sadece anagen evre denilen olgun fazdaki kıl kökleri etkilenmektedir. Vücudun tamamındaki tüylerin sadece %20sinin aynı anda anagen evrede olabileceği gözlemlenmiştir. Anagen evre dışındaki diğer kıllar, telogen (gerileme) ve katagen (dinlenme) evresindedir ve bu evrelerdeki kıllar lazer epilasyon uygulamasından etkilenmez. Bu nedenle etkilenmeyen bu kılların yok edilmesi amacıyla birden fazla seans uygulaması gereklidir.

Lazer Epilasyon Kalıcı Bir Çözüm Müdür?

Lazer epilasyon uygulamasıyla kalıcı sonuçlar alınması hedeflense de kesin bir garanti vermek, bu tarz tıbbi uygulamalarda doğru bir yaklaşım değildir. Uygulama yapılacak kişinin genetiği, hormonal yapısı, bölgedeki kılların rengi ve yapısı alınacak sonuçları etkileyen faktörlerdendir. Lazer epilasyon uygulamasıyla kıl köklerine kalıcı bir hasar verildiğinden oldukça kalıcı bir çözüm olarak kabul görmektedir. Kişiden kişiye değişmekle beraber, uygun seans sayısı ve seans aralıkları uygulaması sonucunda kıllarda yüzde 80 ile yüzde 90 arasında azalma gözlemlenmektedir.

Lazer Epilasyon Kimler İçin Uygundur?

Lazer epilasyon uygulaması, ergenlik döneminde yoğun hormon üretimi ve kıl köklerinin bu hormonlara duyarlılığından dolayı kılların dökülmesinde etkili olmadığından, ergenlik yaşının tamamlandığı 17 yaşını doldurmuş herkese uygulanabilmektedir.

LAZER EPİLASYON KİMLER İÇİN UYGUN DEĞİLDİR?

Lazer epilasyon, öncelikle hormonal düzensizlikler yaşayan kişilerde tercih edilmemektedir. Hormonal bozukluk yaşayan kişilerde istenilen sonuç alınamayacağından, öncelikle bazı tahlillerin yapılması ve bu tahlillerin sonucuna göre problemin tedavi edilmesi gerekmektedir. Lazer epilasyon işleminin hamilelerde olumsuz bir etkisi gözlemlenmemiş olmasına rağmen hamile kişiler için uygun değildir. Hamilelik döneminde sürekli değişen düzensiz hormon dengesi sebebiyle istenilen sonuçlar alınamayabilir. Bu nedenle en sağlıklı sonucun alınabilmesi adına lazer epilasyon uygulamasının gebelik dönemi tamamlandıktan sonra yapılması gerekmektedir. Kanser hastalığı olan veya kanser öncesi lezyonları bulunan kişilere, derideki kollajen dokuyu tutan Sedef hastalığı gibi bir hastalığı olan kişilere, deri renginde belirgin şekilde değişiklik gözlenen kişilere lazer epilasyon uygulaması yapılmaz. Bunların yanı sıra herpes (uçuk) hastalığında, cilt enfeksiyonlarında lazer epilasyon uygulanması ertelenmektedir. Bronzlaşmış ciltlerde ortaya çıkabilecek risklerden dolayı bazı lazer epilasyon sistemleri uygulanamaz, bu nedenle cilt renginin açılması beklenmelidir. Lazer epilasyon uygulamasını yaptırmayı düşünen kişilerin, öncelikle muayene olarak lazer epilasyon için uygun olup olmadığını öğrenmesi gerekmektedir.

Lazer Epilasyon Güvenli Midir?

Tamamen güvenli bir yöntem olarak uzun yıllardır kullanılan lazer epilasyon sistemleri, gelişen teknoloji sayesinde günümüzde daha da güvenilir bir yöntem haline gelmiştir. halk arasında sanılanın aksine, lazer epilasyonun kansere yol açtığına veya sağlığı olumsuz etkileyecek bir radyasyon yaydığına dair hiçbir bilimsel kaynak bulunmamaktadır. 1983 yılında yapılan bir araştırmada lazer sisteminin iyonik bir etkisi olmadığı ve canlı büyüyen bağ dokusu hücreleri üzerinde olumsuz bir etkisi olmadığı kanıtlanmıştır. Lazer epilasyon sistemlerinin güvenilirliği, Birleşik Devletler Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından onaylanmaktadır. Bu nedenle lazer epilasyon uygulaması düşünen kişiler, öncelikle FDA onaylı bir lazer epilasyon sistemine sahip klinikleri tercih etmelidirler. Ayrıca her tıbbi işlemde olduğu gibi lazer epilasyon uygulaması da alanında uzman tecrübeli kişiler tarafından yapılmalıdır. Bu bilgilerin doğrultusunda oluşabilecek riskleri ortadan kaldırmak, sağlıklı ve verimli sonuçlar almak amacıyla doğru klinik seçimi çok önemlidir.

Kadın Lazer Epilasyon

Kadınlarda lazer epilasyon uygulaması genellikle göz çevresi hariç yüz bölgesi, boyun bölgesi, koltuk altı, kollar, sırt, bel ve göbek bölgesi, kalça, bikini bölgesi, genital bölge, bacaklar hatta gerekli durumlarda ayak ve el üstü bölgeler dahil olmak üzere vücudun hemen her bölgesine uygulanabilmektedir. Kadınlarda lazer epilasyon uygulamasında genel anlamda erkeklere kıyasla görece daha hızlı sonuç alındığı söylenilebilir. Bu durumun sebebi endokrin sistem yapısındaki niceliksel farklar sonucu gözlediğimiz kıl yapısı farklılığıdır.

Erkek Lazer Epilasyon

Günümüzde en az kadınlar kadar erkekler de istenmeyen kıllar nedeniyle estetik kaygısı yaşamaktadır. Bu nedenle birçok erkek lazer epilasyon uygulaması sayesinde bu istenmeye tüylerden kurtulmaktadır. Erkeklerde lazer operasyon uygulaması genellikle sırt, göğüs bölgesi, kaş ortası, sakal üstü, koltuk altı, boyun, ense, kollar, omuzlar, el, ayak üstü bölgesine yapılmaktadır. Kişinin talebiyle doktor onayı dahilinde başka vücut bölgelerine de lazer epilasyon uygulanabilmektedir.

Tüm Vücut Lazer Epilasyon

Lazer epilasyon sistemi, hem kadınlara hem erkeklere, göz çevresi hariç tüm vücut bölgelerine güvenle uygulanabilmektedir. Bazı bölgeler daha çok, bazı bölgelere daha az seans uygulaması yapılması gerekebilen durumlarda, vücudun tüm bölgelerine aynı seansta uygulama yapılması tercih edilmeyebilir.

Genital Bölge Lazer Epilasyon

Lazer epilasyon uygulaması, genital bölge için rahatlıkla tercih edilebilecek güvenli bir yöntemdir. Genital bölgeye lazer uygulaması hakkında halk arasında bilimsel bir gerçeğe dayanmayan inanışlar vardır. Lazer epilasyon uygulamasında lazer dalga boyu ışınlarından sadece kıl folikülleri etkilendiğinden cinsel bir problemin ortaya çıkması söz konusu değildir. Yanlış bilinen bir diğer bilgi de genital bölgeye yapılan lazer epilasyonun yumurtalıklara zarar vererek kısırlığa sebep olduğudur. Bu yanlış bilgilerin dayandığı hiçbir bilimsel kanıt yoktur. Genital bölge, vücudun en hassas bölgelerinden biri olduğundan ağrı hissetme olasılığı diğer bölgelere göre biraz daha fazladır. Ancak bu ağrı dayanılamayacak şiddette bir ağrı değildir. Hasta konforu sağlamak adına uyuşturucu kremler kullanılarak rahat bir uygulama sağlanabilmektedir.

Lazer Epilasyon Yaz Aylarında Yapılabilir Mi?

Halk arasında lazer epilasyon uygulamasının sadece kış aylarında yapıldığı bilinse de lazer epilasyon işlemi her mevsim yapılabilmektedir. Yaz aylarında yapılan lazer epilasyon sonrasında dikkat edilmesi gereken en önemli şey, epilasyon yapılan bölgenin güneş ışınlarından korunması gerektiğidir. Güneş koruyucu kremler ve lazer epilasyon bölgesine göre ihtiyaç duyulması halinde bir şapka yeterli olmaktadır.

Lazer Epilasyon Acılı Mıdır?

Lazer epilasyon uygulaması esnasında biraz acı hissedilebilmesi söz konusudur. Ancak ağrı eşiği kişiden kişiye değişkenlik gösterdiğinden hissedilebilecek acının seviyesini belirlemek olası değildir. Lazer epilasyonu tercih eden acı eşiği düşük kişilere uygulama öncesi aneztezik kremler uygulanarak işlem esnasında hissedilebilecek acı en aza indirgenmiş olur.

Lazer Epilasyon Öncesi Yapılması Gerekenler

  • Lazer epilasyon yaptırmadan önce düzenli kullanılan ilaçlar ve geçirilmiş hastalıklar özellikle cilt hastalıkları var ise mutlaka bilgi verilmelidir.
  • Lazer epilasyon uygulamasından yaklaşık 4 hafta öncesine kadar ağda, cımbız gibi yöntemlerle kıllar kökünden alınmamalıdır. Başarılı bir lazer epilasyon sonucu için kıl kökünün tahrip edilmesi gerektiğinden kılın kökünden koparıldığı bu tarz yöntemler kullanılmamalıdır.
  • Tüy sarartıcı ürünler de epilasyon işleminden 1 ay öncesine kadar kullanılmamalıdır.
  • Lazer epilasyon işleminden 1 günce kılların jiletlenerek kesilmesi gerekmektedir.
  • Aktif güneşe çıkmış bronz kişiler, bronzlaşmanın üzerinden minimum 1 ay geçmeden lazer epilasyon yaptırmamalıdır. Bu süre solaryum yaptırmış kişiler için de geçerlidir.
  • Yüz bölgesine yapılacak lazer epilasyon uygulamasından 2 hafta öncesine kadar kimyasal peeling ve cildi soyan retinoik asit, glikolik asit içeren ürünlerin kullanımından kaçınılmalıdır.
  • Lazer epilasyon seansı öncesi işlem yapılacak bölgeye krem veya herhangi bir kozmetik ürün sürülmemesi gerekir. Kullanılması zorunlu olan bir krem var ise uygulamadan hemen önce mutlaka temizlenmelidir.
  • Yüz bölgesi lazer epilasyon uygulamasından önce makyaj yapılmamalıdır, makyaj varsa iyice temizlenmelidir.

Lazer Epilasyon Sonrası Yapılması Gerekenler

  • Lazer epilasyon uygulamasından sonra purpura, kabarcık, ödem görülmesi olası bir durumdur. Bu durum genellikle birkaç saat içerisinde kendiliğinden geçer.
  • Lazer epilasyondan sonra oluşabilecek kızarıklık, kaşıntı ve kabarcıklar, doktorun önereceği yatıştırıcı kremler sayesinde sakinleştirebilmektedir.
  • Lazer epilasyon uygulamasından sonra uygulama bölgesinde kuruluk olması normaldir. Uygun bir nemlendirici kullanılarak düzenli bir şekilde cildi nemlendirmek, kuruluğun hızlı bir şekilde giderilmesine yardımcı olur.
  • Lazer epilasyon yapılan bölgeler, mutlaka güneşin zararlı ışınlarından korunmalıdır. Mutlaka SPF 30 ve üzeri bir güneş koruyucu krem düzenli olarak kullanılmalıdır.
  • Lazer epilasyon yapılan bölgelere işlemden sonraki 24 saat boyunca su temas ettirilmemelidir.
  • İşlemden sonraki 24 saat boyunca lazer epilasyon yapılan bölgelere kimyasal içerikli kozmetik ürünler, parfümler, deodorantlar kullanılmamalıdır.
  • Lazer epilasyon uygulamasından sonra 1 hafta boyunca ciltte tahrişe sebebiyet verebilecek peeling, kese, hamam ve sauna gibi uygulamalardan uzak durulmalıdır.
  • İdeal lazer epilasyon uygulaması seans aralığı yüz için 4 hafta, vücut içinse 6 haftadır. Daha sık uygulanan lazer epilasyon seansları sonuca olan etkiyi arttırmadığı gibi ciltte tahrişlere de neden olabilmektedir.
  • Seans aralarında çıkan kıllar, kesinlikle kökünden koparılan yöntemlerle alınmamalıdır. Özel bir etkinliğe gidilmesi gereken durumlarda sadece 1 kez olmak üzere jilet yardımı ile kıllar kesilebilir.
  • Çene, bıyık gibi yüz bölgesindeki kıllar lazer epilasyona geç yanıt verebilir. Bu nedenle yüz bölgesine uygulanan lazer epilasyonda biraz sabırlı olmak gerekir. Bu bölgedeki tüylerin inatçı olduğu unutulmamalıdır

Lazer Epilasyon Fiyatları Konya

Konya lazer epilasyon fiyatları konusunda belirleyici bir çok faktör söz konusudur. Uygulama yapılacak bölge sayısı, bölgelerin kapladığı alanlar, gerekli olacak seans sayısı, kişinin cilt ve kıl tipi/yapısı, (dolayısıyla) bir seansta yapılacak atış sayısı ve enerji parametreleri, kullanılacak lazer sisteminin kalitesi gibi belirleyici unsurlardan bahsedebiliriz.

  • Bölge Büyüklüğü: Örnek olarak lazer epilasyon yaptıracak bir kişinin kol bölgesi için ve bacak bölgesi için lazer epilasyon fiyatları farklı olabilecektir (her iki bölgedeki santimetrekare başına düşen kıl yoğunluğunun aynı veya yakın olduğunu varsayıyoruz).
  • Bölgedeki Kıl Yoğunluğu: Lazer epilasyon fiyatlarını etkileyen bir diğer unsur bölgedeki kıl yoğunluğudur, doğrudan atış sayısını ve enerji parametrelerini etkiler. Yukardaki örnekten hareketle; kıl yoğunluğunun vücutta homojen dağılım gösterdiği kişilerde bölge alanı itibarıyla bacak bölgesinde lazer epilasyon fiyatları kol bölgesinde lazer epilasyon fiyatlarından yüksek olacakken; bacak bölgesinde seyrek kıl yoğunluğu olup kol bölgesinde yoğun kıl sıklığına sahip bir kişi için bacak lazer epilasyon fiyatlarının kol fiyatlarından düşük olması olası ve normaldir.
  • Seans Sayısı: Kişinin kıl yoğunluğu ve de yapısına bağlı olarak uygulama bölgesindeki istenmeyen kıllardan/tüylerden kurtulmak için yapılacak lazer epilasyon seansı sayısı değişkenlik gösterebilecektir. Bu doğrultuda doğal olarak toplam uygulama fiyatı da değişkenlik göstermiş olacaktır.
  • Cihaz Kalitesi: Alexandrite, Nd:YAG, Diyot; hangi lazer tipi söz konusu olursa olsun cihaz kalitesi uygulamanın güvenliği, güvenilirliği ve sonucu için en önemli bileşenlerdendir. Özellikle FDA onaylı lazer epilasyon sistemlerini tercih etmeniz kuvvetle önerilir. Cihaz kalitesiyle parallel olarak; cihazın ana maliyeti, sarf maliyetleri, teknik maliyetleri değişkenlik göstereceğinden lazer epilasyon fiyatları da bu doğrultuda değişkenlik gösterecektir.

Konya Lazer Epilasyon Fiyatlarını Nasıl Öğrenebilirim?

Lazer epilasyon uygulamasının bir güzellik uygulaması olmayıp; doktor kliniklerinde uygulanması gereken, tedavi statüsünde bir tıbbi uygulama olduğunu unutmamak gerekir. Biz dermatolog doktorlar T.C. Sağlık Bakanlığı yönetmelikleri çerçevesinde çalışan hekimler olarak web sitemizde lazer epilasyon fiyat bilgisi paylaşamamaktayız. Konya lazer epilasyon fiyatları hakkında detaylı bilgi almak için kliniğimizi ziyaret edebilir, 0 (542) 142 93 84. numaralı telefonu arayabilir veya aşağıdaki bağlantıya tıklayarak WhatsApp üzerinden iletişime geçebilirsiniz.

Bizi Takip Edin!
Instagram
Doç. Dr. Gizem İslamoğlu
Dermatoloji ve Estetik Dermatoloji Merkezi

Biz Sizi Arayalım